Çözüm sürecinin bitişi ya da AKP’nin Ortadoğu politikası Türkiye’de Kürt meselesinin anlaşılma ve tartışılma biçimine ilişkin en ciddi sorunlardan biri, bu sorunun Türk ulus-devlet sınırları içerisine hapsedilerek ele alınıyor olmasıdır. Dünyadaki güncel silahlı çatışma süreçlerine bakıldığında, bu çatışmaların kaydadeğer bir bölümün sadece ülke içi gelişmelerden menkul olmaktan ziyade, bölgesel niteliğe sahip olduğu görülmektedir. By Harun Ercan
Kanlı bir seçim oyunu Türkiye’nin önemli dört sendikası ve meslek kuruluşu, çözüm sürecinin sona ermesinin ardından Kürtlerle yeniden başlayan savaşa müzakereler yoluyla son verilmesi amacıyla 10 Ekim 2015’de büyük bir miting yapmaya karar verdiler. Başkent Ankara’daki mitingin hedefi ülkenin dört yanından gelen 100 bin kişinin güçlü bir barış mesajı vermesiydi. Mitingi ana muhalefet partisi CHP ve Kürt hareketiyle sosyalistlerin ittifak partisi HDP de destekliyordu. By Kemal Göktaş
Türkiye'de Queer Hareketinin Dinamiği Gezi protestoları Türkiye’deki LGBTİ hareketine[1] yeni ve sürdürülebilir bir ivme kazandırdı. Ancak bu hareketin tarihi, geçtiğimiz yüzyılın başlarına dayanmakta. By Zülfikar Çetin
BİN VARMIŞ BİR YOKMUŞ Türkiye’nin Geçmişindeki Kültürel Çeşitlilik Üzerine Üniversite Öğrencileri Fotoğraf ve Araştırma Yarışması Üniversite öğrencilerine yönelik fotoğraf ve araştırma yarışması, her gün biraz daha kaybolmakta olan kültürlerin izlerini görünür kılmayı ve üniversite gençliğine fotoğraf çekme, araştırma ve yazma konusunda deneyim kazandırmayı amaçlamaktadır.
"Ölülerimiz, Biz // Öteki Olarak Ölmek" Sempozyum Kaos GL Derneği, ötekilerin ölü bedenlerinin, çoğunluğun, devletin, kamu gücünün, aile gibi çeşitli toplumsal kurumların kendi zihniyetlerine uygun pratiklerine terk edildiği eleştirisiyle oluşturulan 24 Ekim’de İzmir’de “Ölülerimiz, Biz // Öteki Olarak Ölmek” adlı sempozyumu düzenliyor.
“Yüz Yıllık Ah!”: Diyarbakır’ın 1915 hafızası 1915’te yaşanan Ermeni soykırımının merkez üslerinden biri de Diyarbakır’dı. Şehrin Ermeni nüfusunun yanında, buradan geçen kafileler de katliama maruz kaldı. Adnan Çelik ve Namık Kemal Dinç, İsmail Beşikçi Vakfı tarafından yayınlanan “Yüz Yıllık Ah! –Toplumsal Hafızanın İzinde: 1915 Diyarbakır” başlıklı çalışmalarında, kuşaklararası aktarımların, siyasî olguların ve soykırımın Kürt edebiyatındaki izdüşümlerinin yardımıyla şehirde hâlâ yaşayan soykırım hayaletinin peşine düştü. By Merve Erol
“Bakur: Bir Gerilla Belgeseli” Neden festivalde gösterilemedi? 2015 yapımı uzun metraj bir belgesel olan “Bakur”, İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) her yıl düzenlediği İstanbul Film Festivali’nde yarışma dışı gösterilecek bir film olarak duyuruldu. Ancak, festivalde ne bu belgeselin ne de film festivaline katılan diğer birçok film ve belgeselin gösterimi yapılabildi. Yaşanan durumun görünürdeki sebebi “Bakur: Bir Gerilla Belgeseli”nin Kültür Bakanlığı’nın istediği kayıt tescil belgesine sahip olmamasıydı.1 Tescil belgesi ile ilgili talebin belgeselin gösterim tarihine kadar söz konusu olmamasının yarattığı infial, festivalde filmleri gösterilecek olan 21 sinemacının Bakur filminin yapımcı ve yönetmenlerine destek olmak için filmlerini festivalden çekmesine neden olmuştu.2 By Esin Berktaş
Sürgündeki Kamp Armen Kurtuluş’ta bir meyhane masası, en genci 61 yaşında 14 adam. 1960’ların sonunda, bugün artık olmayan Dolapdere Oktayspor’da birlikte top koşturmuşlar. O akşam, takım arkadaşları Kaya Çınar’ın doğum gününü kutluyorlar. Kâh gençliklerini yâd ediyor, kâh iki gün sonra yapılacak olan seçimlerden bahsediyor, şakalaşıyor, kadeh tokuşturuyorlar. Görüntülerinde, konuştuklarında, yediklerinde, içtiklerinde bu masayı meyhanedeki diğerlerinden farklı kılan hiçbir şey göze çarpmıyor. By Gökhan Tan
7 Haziran seçimleri: seçmek için seçenek lâzım Siyasî partilerin de miyadı doldu, temsil işlevi artık çok fazla dolanıyor, birçok aracısı, birçok taşeronu var. Doğrudan buluşamıyor talep ve temsil. Halkın talepleri sokaktaki seslerde kaldı, sivil toplum örgütlerinin çağrıları havada asılı. Ülkemizde merkez denilen yerde bakanlıklar, bürokrasi şişmiş şişmiş patlamak üzere, hantal devlet çöküntü içinde, inşaat molozu gibi. Uğultu var, gürültü var, şiddet var. By Büşra Ersanlı
Gülen cemaati: Devlet niyet, sermaye kısmet Gülen Hareketi sınıfsal ve kültürel ayrımları biliyor ve iyi değerlendiriyordu. Gülen Cemaati’nin amacı bir toplumsal armoni yaratmak değildi; varolan sınıfsal ve kültürel çatışmaları bir tür cemaat içi dinamiğe dönüştürüyor, sınıfsal geçişkenliği vaat ve motivasyon kaynağı olarak sunuyordu. By Ayşe Çavdar