“Bakur: Bir Gerilla Belgeseli” Neden festivalde gösterilemedi? 2015 yapımı uzun metraj bir belgesel olan “Bakur”, İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın (İKSV) her yıl düzenlediği İstanbul Film Festivali’nde yarışma dışı gösterilecek bir film olarak duyuruldu. Ancak, festivalde ne bu belgeselin ne de film festivaline katılan diğer birçok film ve belgeselin gösterimi yapılabildi. Yaşanan durumun görünürdeki sebebi “Bakur: Bir Gerilla Belgeseli”nin Kültür Bakanlığı’nın istediği kayıt tescil belgesine sahip olmamasıydı.1 Tescil belgesi ile ilgili talebin belgeselin gösterim tarihine kadar söz konusu olmamasının yarattığı infial, festivalde filmleri gösterilecek olan 21 sinemacının Bakur filminin yapımcı ve yönetmenlerine destek olmak için filmlerini festivalden çekmesine neden olmuştu.2 Esin Berktaş
7 Haziran seçimleri: seçmek için seçenek lâzım Siyasî partilerin de miyadı doldu, temsil işlevi artık çok fazla dolanıyor, birçok aracısı, birçok taşeronu var. Doğrudan buluşamıyor talep ve temsil. Halkın talepleri sokaktaki seslerde kaldı, sivil toplum örgütlerinin çağrıları havada asılı. Ülkemizde merkez denilen yerde bakanlıklar, bürokrasi şişmiş şişmiş patlamak üzere, hantal devlet çöküntü içinde, inşaat molozu gibi. Uğultu var, gürültü var, şiddet var. Büşra Ersanlı
Gülen cemaati: Devlet niyet, sermaye kısmet Gülen Hareketi sınıfsal ve kültürel ayrımları biliyor ve iyi değerlendiriyordu. Gülen Cemaati’nin amacı bir toplumsal armoni yaratmak değildi; varolan sınıfsal ve kültürel çatışmaları bir tür cemaat içi dinamiğe dönüştürüyor, sınıfsal geçişkenliği vaat ve motivasyon kaynağı olarak sunuyordu. Ayşe Çavdar
Otoriterlik ve yönetim krizi AKP’nin seçim stratejisi potansiyel seçmenini, onların değerlerine ve varoluşuna karşı olduğunu iddia ettiği bir ötekiye karşı konumlandırarak konsolide etme amacını taşımıştır. Erdoğan, kendi siyasal kaderiyle, siyasal sisteme entegre ettiği muhafazakâr mütedeyyin kitlelerin kaderinin aynı olduğuna vurgu yapmıştır. Yunus Sözen
Vicdanlı insanlara sahip çıkmak bir vicdan sınavıdır Hrant Dink Vakfı’nın düzenlediği Ermeni Soykırımı’nda Vicdan ve Sorumluluk: Kurtulanlara Dair Yeni Araştırmalar başlıklı konferans 14 Mart’ta Cezayir Toplantı Salonu’nda yapıldı.
İç Güvenlik Yasası: Demokratik eylemlerin düşmanlaştırılması AKP adına “yasa” denen, ama gerçekte bir “talimatname” niteliği taşıyan hukuk ötesi bir “fiilî durum” yaratarak bütün bir siyaset ve iktidar alanını yeniden belirlemek istemektedir. Tam da bu nedenle yasayı geniş bir krizler yumağının içine yerleştirerek anlamalıyız. Orhan Gazi Ertekin - Ulaş Saygıdar
Yaklaşan genel seçim ve kadınların siyasî temsil krizi 81 ilimizin 43’ünde kadın milletvekili yok. Bu demokrasi ayıbı tablo ancak adaylaşma sürecinde çok radikal bir değişimle değiştirilebilir. Bu konuda, tüzüğünde “tüm karar alma mekanizmalarında kadınlar için en az eşit temsili” öngören HDP “iyi örnek”. Parti organlarında ve yerel yönetimlerde “eşbaşkan” uygulaması kadın-erkek eşit temsili açısından örnek bir model. Gönül Karahanoğlu
Kürt hareketi yeniden yapılanıyor Cemaat’in özellikle Oslo sürecine karşı duruşuyla beraber, AKP Hizbullah’ın yeni tezahürü olan Hüda-Par’ı etkinleştirmeye ve Rojava’da PYD’ye karşı El Nusra-IŞİD gibi radikal İslamcı grupları desteklemeye yönelince, PKK de yeni bir mukabelede bulunmaya başladı. İrfan Aktan
İki seçim arasında kadın ve LGBTİ siyaseti Başbakanın giderek daha fazla umut bağladığı ötekileştirici siyaset söylemi seçim sürecinin ana hattını oluşturdu. Seçim sürecinde olan bitenlerden bizi nelerin bekleyebileceğine ilişkin öngörüler çıkarılabileceği de reddedilemez. İlknur Üstün
Seçim güvenliği ve ötesi: Oy ve Ötesi Gezi direnişinin getirdiği en önemli değişim dertli masalarda sohbetlerin “ne olacak bu memleketin hali?”nden, “arkadaşlar, ne yapıyoruz?”’a dönmesiydi. Apolitik sanılan hemen her kesimden genç hayatlarının her noktasına dokunan süreçte etken olmaya karar verdi.