Kürt Meselesinin Çözümüne İlişkin Algılar, Aktörler ve Süreç Published: 16 Haziran 2014 Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü ve Heinrich Böll Stiftung Derneği olarak Kürt meselesini farklı yönleriyle ele alan ve uluslararası deneyimlerden de yararlanacağımız bir toplantıyı düzenlemenin gerekli olduğunu düşündük. 7,8 Aralık 2012 tarihinde Ankara City Otel'de gerçekleşecek bu konferansta Kürt ve Türk kamuoyundaki algı farkları ve kopuş hissi, çözüm sürecinde müdahil olan aktörlerin özellikle siyasetçilerin bu süreçteki rolleri ve sorumlulukları, çözümün koşulları, çatışmaların sonlandırılması, müzakere ve diyalog yöntemleri, medyanın çözümdeki rolü gibi konular üzerinde durulacaktır.
Kentlerde Yeşil Ulaşım Published: 16 Haziran 2014 Heinrich Böll Stiftung Derneği bu yıl üçüncüsü yapılacak Yeşil Ekonomi Konferansı’nda kentlerdeki ulaşım politikalarını tartışmaya açacak. Toplu ulaşım ama hangisi? Metrobüs mü, metro mu yoksa otobüsler mi daha çevreci? Bisiklet yolları büyük kentler için olmazsa olmaz bir seçenek mi yoksa yeşil bir fantezi mi? Antalya, Yalova ve Türkiye’deki yavaş şehirler projelerini anlatıyor, uzmanlarla birlikte tartışıyoruz. 3 Aralık 2012’de İstanbul’da görüşmek üzere.
Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali başlıyor Published: 16 Haziran 2014 İlki 2008 yılında yapılan Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali, bu yıl 29 Kasım – 2 Aralık tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleşiyor. Festival, bu yıl da neyin sürdürülebilir olduğu veya olmadığına dair dünyanın dört bir yanından örnekler sunarak, gerçek hikâyelerle ilham vermeye çalışacak.
Kırsal Kalkınmada Alternatif ve Yeni Yaklaşımlar Published: 16 Haziran 2014 Heinrich Böll Stiftung Derneği ve Tohum İzi Derneği, Kalkınma Merkezi Derneği’nin 2011 yılında Türkçe / Kürtçe olarak yayıma hazırladığı “Kırsal Kalkınmada Alternatif ve Yeni Yaklaşımlar” kitabından yola çıkarak 16,17 Kasım 2012 tarihlerinde Kadir Has Üniversitesinde Uluslararası bir konferans düzenleyecektir. Gıda, kırsal yaşam biçimleri, nüfusun evrimi, kırsal kalkınma ve politikaları alanında çalışma ve görüşleri toplumsal cinsiyet bakış açısını göz ardı etmeden dile getirerek, ülkemizde bu alanda yapılacak çalışmalara ve üretilecek politikalara katkı sunmayı amaçlıyoruz. İki gün sürecek konferansta “Gıda Egemenliği”, “Köylülük” ve “Kırsal Kalkınma ve Toplumsal Cinsiyet” konularını ele alacağız. Konferans, birinci gün bu başlıklar altında yapılacak paneller ve ikinci gün bu başlıkların atölye çalışmalarından oluşacaktır. Konferansla ilgili ayrıntılı programa ve konuyla ilgili okuma metinlerine buradan ulaşabilirsiniz.
Ne bileyim ben Published: 16 Haziran 2014 TCK’nin 301. maddesinin çok can yaktığı sıralarda hem yurtiçinden hem de yurtdışından gelen en yaygın soru şuydu: “ Bu maddeden kaç dava açılmış, içeride kaç kişi var.” ÇeTeLe’nin bu soruya az hatalı bir şekilde yanıtladığını sanıyorduk ki Adalet Bakanlığı yıllık açıklamasını yaptı. Yanılmıyorsam bir milletvekilinin TBMM’de sorduğu soruyu yanıtlamasından da anladık ki bizim ulaşabildiğimiz dava sayısı, gerçeğin yüzde 15’i bile değil.
İsyanımız Toroslar’a yazıldı Published: 16 Haziran 2014 “Sarıkeçililer kimdir?” diye merak ederseniz: Sarıkeçililer kıl çadırlarda yaşayan, geçim kaynağı keçi olan, düzenli bir yaylası ile kış yurdu olmayan, kış aylarını Mersin bölgesinde, yaz aylarını Orta Toroslar’da geçiren, dağını ormanını akarsuyunu seven, yaşam alanlarına sahip çıkan, vatanını seven, şimdilik bin yıllık kültürü Anadolu’da olan ve o kültürü Orta Asya’dan getiren şanlı bir Oğuz boyudur.
İktidarın arka bahçesi: Sanat Published: 16 Haziran 2014 İlk iki döneminde sanat adına neredeyse söyleyecek sözü olmayan, ona her daim belli bir mesafede yaklaşan AKP’nin üçüncü dönemi, bu bağlamda soğuk duş etkisi yarattı. Kısaca, o güne değin sanata en küçük bir katkıda dahi bulunmayan iktidar, 10 sene sonra bir gün çıkıverip “muhafazakâr sanat” deyiverdi. Peki, sanat ekolleri politikacıların söylemleri üzerinden mi oluşuyor? Birkaç diktatörlükte gerçekleşen kara komik örnekleri saymazsak, dünyanın hangi hukuk devletinde devlet adamları çıkıp sanatın yönünü belirleme gayretine girişiyor? Bir hukuk devleti olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin sorumluluğu, mevcut sanat mirasını desteklemek ve kollamak mıdır, yoksa varolan potansiyelin üzerine bir örtü geçirip, geleceğin sanatını mı tasarlamaktır?
“Arap Baharı” ile Ortadoğu’da değişen dış politika dengeleri Published: 16 Haziran 2014 Soğuk Savaş’ın bitmesinden beri üçüncü kez "Türkiye modeli" Batı dünyasının çıkarlarına en uygun çözüm olarak değişimden etkilenecek ülkelerin önüne kondu. Türkiye’nin bu potansiyel rolünün “model” tanımlaması dışında benimsemesi, Başbakan Erdoğan’ın Kuzey Afrika gezisinde inançlı bir lider olmasına karşın laik devlet yönetiminden yana olduğunu söylemesi, Batı dünyasında olumlu yankılar yaptı. Türkiye’deki iktidar partisi, Kuzey Afrika ülkelerindeki iktidar adayı İslamcı partilerle de yakın ilişki kurdu, onlara örgütlenme ve pratik çözüm üretme konularında yardımcı olmaya çalıştı.
Küresel ısınma çağında pestisitler ve gıda güvenliği Published: 16 Haziran 2014 Ülkemizdeki pestisit izleme programlarında oldukça az sayıda gıda ürününde ve sınırlı sayıda pestisit için kalıntı analizi yapılmaktadır. Örneğin, Antalya ilinde kayıtlı 70 bin civarında sera üreticisi vardır. Bu üreticiler yılda sadece bir kez pazara ürün sunsa, analiz edilmesi gereken 70 bin örnek yapar. Pazara sunulan ürünlerin tamamını analiz etmek mümkün olmadığı gibi mantıklı da değildir. Ancak, analiz sayısının gıdalardaki pestisit kalıntıları hakkında bir fikir verecek ölçekte olması gerekir. Oysa çok az sayıda gıda ürün, pestisit kalıntısı açısından analiz edilmektedir.
Nükleer yalanlar mı radyasyon mu daha tehlikeli? Published: 16 Haziran 2014 Özgür Gürbüz Nükleer enerjiyle ilgili bir yazıya içinde radyasyon, nükleer atık, Fukuşima, Çernobil veya deprem kelimeleri geçen bir cümleyle başlasaydım, emin olun ki dünyanın...