Katharina Blum’um Çiğnenen Onuru 50 yaşında

Dosya

Nobel ödüllü yazar Heinrich Böll’ün minik romanı “Katharina Blum’un Çiğnenen Onuru” tam 50 yıl önce, 1974’te yayınlandı. Metin dört bölüm halinde Spiegel’de tefrika edilir edilmez müthiş ilgi gördü. Hikaye çarpıcı ve günceldi. Aradan geçen 50 yıla ve onca değişime rağmen hâlâ öyle.

Okuma süresi: 1 dakika
katharina blum filminden festival sahnesi-4

“Şiddet nasıl yükselir ve nerelere varabilir?”

Hikaye, Köln Karnavalı sırasında geçen bir aşk hikayesiyle başlıyor. Başkahraman Katharina Blum’un genç Ludwig Götten ile tanışıp onla geçirdiği bir gece… Ancak gece bittiğinde hikâyenin seyri değişiyor: Katharina cinayet ve hırsızlıkla suçlanan Ludwig’in kaçışına yardım etmiş ve hedefe konmuştur.

Bu kısa romansla birlikte Katharina’nın hayatı kökten değişecek, polis, savcı ve medya dört bir yanını saracak, haysiyeti ayaklar altına alınacaktır. İnsan onuruna aykırı sorgu metotları, temelsiz şüpheler, polisle boyalı basının işbirliğiyle yayılan “yalan haberler”… Katharina’nın hayatı skandalize edilir ve dört gün içinde geri dönülmez biçimde alt üst olurken, yakınındakiler de günbegün bu çemberden nasibini alır.

“Bazen kelimelerin şiddeti, bir tokatın ve silahınkinden daha yaralayıcı olabilir.”

Heinrich Böll, 1974 tarihli bir röportaj

Görünür ve görünmez tüm şiddet deneyimlerini gözler önüne seren hikâyeyi Böll, 1974 yılının Şubat ve Nisan ayları arasında Langenbroich’taki masasının başında yazmıştı. 
 

blum'un-manuscripti ve Böll'ün odası
Heinrich Böll'ün çalışma odası ve Blum'un ilk taslağından bir sayfa

Çünkü kendi de, benzer bir linç kampanyasının hedefine konmuş, yaralanmıştı. Bu, o günlerde vaka-ı adiyedendi. Bugün olduğu gibi o günlerde de yeterince sorgulanmıyordu. 
 
Hikâye, 1970’erin ruhunu olduğu gibi yansıtıyordu ve yayınlandığı mecra da alışılmışın dışındaydı. Rudolf Augstein, ilk tefrika 29 Temmuz 1974’te yayınlandığında derginin başyazısında şöyle diyordu: “Der Spiegel, varoluşundan bu yana ilk kez, ‘kurgu bir eser’ yayımlıyor.”

Esasında Böll'ün metni oto-kurgu türünün erken ve kendine özgü bir biçimi. Her satırı ‘Katharina Blum benim’ diye bağırıyor.” 
Daniela Dröscher

Bir haber dergisi sayfalarındaki aşk hikayesi

Neden mi? Bir yandan 1970’lerde Almanya’da liberal demokrasi düzeni, Kızıl Ordu Fraksiyonu’nun (Rote Armee Fraktion - RAF) yarattığı şiddetin ortaya çıkardığı korku iklimi ve toplumsal histeriyle sınanıyordu.

Öte yandan hikâyenin demokratikleşmeyle ilgili (bugün de geçerliliğini koruyan) üç merkezi sorgusu vardı: 
 
-    Anayasal değerlerle gündelik demokrasi arasındaki gerilim
-    Basın hürriyetiyle şahısların onurunun korunması
-    Güçler ayrılığı ve dil yoluyla uygulanan şiddet 

“İnsan bir kez karalandığında, yaptığı hiçbir şey doğru kabul edilmez. Artık her şey sadece ve sadece aleyhine kullanılacaktır. Böll bu delice karalama mekanizmasını, sosyal medya icat olunmadan çok önce tanımlamıştı.”

Eva Menasse

Düsseldorfer Express Mayıs 1974 tarihli haberinde Kiepenheuer & Witsch yayınevinin Katharina Blum'un Çiğnenen Onuru’nun 100 bin adetlik ilk baskısını Temmuz’da yayınlayacağını duyurdu. İlk baskı, çıkar çıkmaz tükendi. 

blum-spiegel-tefrika
Katharina Blum'un tefrika edildiği Der Spiegel sayısı, kitap olarak ilk baskısı ve aldığı ödül.


Bir yıl geçmeden, 1975 yılında metin Volker Schlöndorff ve Margarethe von Trotta tarafından senaryolaştırılarak filme çekildi. Film, halen gelmiş geçmiş en başarılı Alman yapımlarından biri olarak görülüyor ve ara ara gösteriliyor. Metin oyun olarak da 70’li yıllardan beri sahneleniyor. 
 

DIE VERLORENE EHRE DER KATHARINA BLUM | Trailer / Deutsch | V. Schlöndorff, M. von Trotta | ARTHAUS - ARTHAUS

video-thumbnail Watch on YouTube

 

25 Eylül 1981’de, Alman Kitap Yayıncıları Derneği (dtv) romanın yayınlanmasının 20. yıldönümü kapsamında, Heinrich Böll’e kitap 1 milyondan fazla kopya sattığı için Altın Kitap ödülü verdi.

“Bu anlatıda tek bir terörist yok, hatta tek bir kadın terörist bile yok; sadece terör şüphelileri var ve ben naçizane, bir şüpheliyle hüküm giymiş biri arasındaki farkı kestirebileceğimize inanıyorum. (...) Manşetlerin şiddetinin nereye varabileceği hakkında çok az şey biliyoruz.”
Heinrich Böll, kitabın 1984’teki yeni baskısına yazdığı sonsöz

Heinrich Böll Stiftung İstanbul ofisi de, Pera Müzesi ile birlikte, hem romanın 40. yaşı hem de Heinrich Böll’ün 100. doğum yılı anısına iki özel gösterim düzenlemişti. 
 
Katerina Blum’un Çiğnenen Onuru, tiyatro oyunu olarak Türkiye’de de birden fazla kez sahneye kondu. 

blum-turkiye-sahnelerinde
Yalçın Boratap, oyunun 1987-88-89 sezonu için İzmir’de sahnede. (Görsel: Yalçın Boratap) Aliye Uzunatağan, oyunun Ankara gösterimi için sahnede. (Görsel: tiyatronline)


1987-88 sezonunda, Yücel Erten yönetiminde İzmir Devlet Tiyatroları, 1990-2000 sezonunda da  Aliye Uzunatağan yönetiminde Ankara Devlet Tiyatrosu, Katharina Blum'un Çiğnenen Onuru’nu sahneledi. Ardından da pek çok şehir tiyatrosu ve özel tiyatro oyuna sahne açtı. 

Arzulanmayan güncellik

Kitabın 50. yaşını güncellik değil, nostaljiyle anmak isterdik. Ancak ne yazık ki mümkün değil.  

Katharina Blum'un Çiğnenen Onuru, 50. yaşında halen güncel. Özellikle de sosyal medyanın bildiğimiz anlamıyla (ve tüm kusurlarıyla) gazeteciliği mumla arattığı bir dönemde. Temelsiz bir iddia, bağlamından koparılmış bir cümle, yapay zekâ ile üretilmiş sahte bir görüntü, süregiden bir soruşturma kapsamındaki kanıttan yoksun suçlamalar, hakaretler, aşağılamalar, algoritma etkisiyle yankı odalarında oluşan sıkı kanaatler ve çöken hayatlar...

Bir gün herkes Katharina Blum olarak uyanabilir, bir gün herkes Heinrich Böll’ün bu kitabı yazmadan önce yaşadığı ıstırabı tadabilir.

Eser, tam da bu yüzden değerini olduğu gibi koruyor.

Bu makale, Almanca aslından ekleme ve düzenlemelerle çevrilmiştir.