Ulrike Dufner
Bugünlerde ne zaman gazete okumaya kalksanız, gördükleriniz karşısında gazeteyi hemen elinizden bırakmak istiyorsunuz. Bunun bir örneği de Twitter yasağının hemen akabinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yine Twitter üzerinden bu yasağın uzun süre ayakta kalamayacağını duyurmasıydı. Bugünkü gazetelerdeyse bu açıklamayla ne demek istediğine bir açıklama getirdiğini okuyoruz. Cumhurbaşkanı, internet yasaklarını mümkün kılan bu yasayı, hükümetten mahsurlu noktaların yasanın yürürlüğe girmesinden sonraki hafta içinde değiştirileceği taahhüdünü alarak imzaladığını açıkladı. Nitekim bu değişiklikler de yapılmış. “Aslında internet ya da bu gibi sosyal medya platformlarının tamamen kapatılması yasaya göre mümkün değil.” Bir cumhurbaşkanının sorunlu bir yasanın geçmesine göz yummasına değinmiyoruz bile. Hükümetle bir yasa üzerine anlaşması ve böylelikle meclisi göz ardı etmesinden de bahsetmeyeceğiz.
Üzerinde durmak istediğimiz nokta şu: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Twitter’ın kapatılmasıyla yasaya aykırı davranıldığını kabul mü etmiş oluyor? Çünkü Cumhurbaşkanına göre yasaya dayanarak Twitter’ı kapatmak mümkün değil. Ama kapatıldı! Cumhurbaşkanı bizi, gerçekliğin çok farklı bir okuma biçimine davet ediyor. “Gördüğünüz gibi Twitter aslında kapatılmış değil. Bilakis, Twitter kullanıcılarının sayısı geçtiğimiz günlerde iki katına çıktı!” İşte gerçekliği çarpıtmanın ve böylelikle gerek Türkiye gerekse uluslararası kamuoyu ıle dalga geçmenin en iyi örneklerinden biri.
Öte yandan ilk yasağın ardından, Twitter’a erişimi daha da zorlaştırmak için teknolojinin daha da geliştirildiği gerçeğini hiç dile getirmiyor. Yasağın ilk günü insanlar IP adreslerini değiştirerek ya da VPN marifetiyle Twitter’ı kullanabilirken, bugün bunu yapmak da mümkün değil. Yani (Cumhurbaşkanının dediği gibi) yasayla teminat altına alınmış hakkınızdan faydalanmak isterseniz, sürekli yeni yollara başvurmak zorundasınız. Gül yasağın teknolojik kısıtlar nedeniyle arzu edilen kapsamla uygulanamadığını gizlediği gibi Türkiye’deki Twitter kullanıcılarının sayısındaki artışın yasağa gösterilen bir tepkinin sonucu olduğunu da dile getirmiyor.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün açıklamadiği bir başka şey de, Twitter yasağını aslında meşru gördüğü, zira ona göre suç fiilinin işlendiği hesapların kapatılabilmesi için Twitter sorumlularıyla bir mutabakata varılması gerekiyor. Şimdi birçok kişi, Twitter’ın yakında yeniden açılacağını söyleyen Gül’ün bu tarihle yerel seçim sonrasını mı kastettiğini düşünüyor. İnsanların kendilerine sorduğu bir başka soru da, Cumhurbaşkanının kendini daha kaç kez esnetmeye gönüllü olacağı. Böyle yaparak sadece ülkenin saygınlığına gölge düşürmekle kalmıyor, öncelikle kendine zarar veriyor.